BASINA VE KAMUOYUNA
Tarih: 23.01.2013 | Okunma Sayısı: 4046

                                         

                                               BASINA VE KAMUOYUNA

 

 

21.01.2013 tarihinde başta CHD üyeleri olmak üzere çok sayıda meslektaşımıza yönelik adli soruşturma başlatılmış ve bu soruşturma kapsamında gözaltı/tutuklama kararı verilmiştir.

 

Gözaltına alınan ve bu kapsamda tutuklanan meslektaşlarımızı “Ağrı Barosu” olarak yakinen tanımaktayız. Savunma makamı olarak girdikleri davalar (Engin Çeper Davası, Diyarbakır KCK Ana Davası, Soner Çankal Davası, Birtan Altınbaş Davası, Öğrenci Davaları,  vs) ve bu davalara ilişkin müşteki profilleri ve bu davalardaki savunma reflekslerine bakıldığında soruşturmanın adil bir noktada yürüyemediğini ve yürüyemeyeceğine dair ciddi şüphelerimiz bulunmaktadır.

 

Basına yansıyan ifadeler ve savunmalar bir bütün değerlendirildiğinde CMK’ da belirtilen usul hükümlerine riayet edilmediği, avukat bürolarında arama esnasında savcı ve baro temsilcisinin bulunmadığı veya daha sonra geldiği, kapıların kırıldığı, gözaltına alınan bir kısım meslektaşımızın sözel ve fiziki şiddete maruz kaldığı ve bu konuda meslektaşlarımızın şikâyet haklarını kullandığı anlaşılmaktadır. Tarafsız ve bağımsız olması gereken adli makamların bu noktalarda da meslektaşlarımıza yönelik bu eylemleri sergileme cesaretini ortaya koyan kişilere yönelik bir soruşturma başlatması yasaların gereğidir.

 

 

Savunma örgütüne yönelik kitlesel gözaltı ve tutuklama kararı hak arama özgürlüğünü ortadan kaldırdığı gibi savunma makamını itibarsızlaştırmadır. Savunma makamına yönelik kamuoyu nezdinde olumsuz bir algı yaratmadır. Soruşturma devam ederken bir meslektaşımızın yurt dışında olması ve kaçma şüphesini ortadan kaldıracak şekilde gelip soruşturmayı yürüten birimlere ifade vermesinin akabinde tutuklanması “tutuklama tedbirine yönelik hukuksal bir tartışmayı” beraberinde getirmelidir. Hiçbir demokratik hukuk devletinde usul hükümleri esas hükümlere feda edilemez ve yine bu eksende katıldığı iddia edilen hiçbir panel/toplantı/seminer illegal faaliyet olarak lanse edilemez. Meslektaşlarımıza yönelik dünyanın hiçbir yerinde eşi benzerine rastlanmayan kolluk metotları ile uygulanan hukuk dışı, totaliter ve baskıcı yaklaşımların da hesabı sorulmalıdır. Tüm bu bilgiler ışığında bu soruşturmanın “Ağrı Barosu”  olarak takipçisi olduğumuz belirtmek isterim.

 

 

Kamuoyuna Saygıyla Sunulur.

 

 

                                                                                 AĞRI BARO BAŞKANI

                                                                                  AVUKAT ALİ ARTUK

 
 
 
 

ETKİNLİK TAKVİMİ

23.11.2024
AV. SERDAR GÜNAKIN
BARO BAŞKANI

© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.